28 Temmuz 2016 Perşembe

Aç gözlerini, kamaşmayacak!
Olsa olsa cılız bir mum ışığıyım,
Yalnızca zifiri karanlıkta görülebilen,
Ve yandıkça kendini de tüketen.
Sen yine de güneşi unutma.

Peş peşe bir sigara, bir sigara daha..
Gözyaşlarımı taşıyacak kadar güçlü mü kolların?
Bana bir parça bulut,
Bir avuç incir yaprağı yetmez,
Sen yine de gölge etmeyi unutma.

Bu telaşlı adımların adresi cebimde yok,
Sabrı öğrenmeden ölmem muhtemeldir.
Ve bunca çaban benimle toprağa gidebilir.
Sen yine de fısıldamayı unutma.

25 Temmuz 2016 Pazartesi


bir sigara yaktım, artık evde sigara içebiliyorum. ama sadece babam yokken. sevgili welat bir şeyler yazmam için çok ısrarcı. yazamıyorum dedim fakat ikna olmadı.
söyleyecek çok şey var, ama aynı zamanda hiçbir şey yok. önceden olsa hevesli hevesli yazardım amed'deki tatilimi. fakat şimdi 'içimdeki şarkı bitti.' tekrar çalar biliyorum, çünkü benden çok uzakta olsalar da ılık nefeslerini yanı başımda hissettiğim canlarım var hala. onların da misyonu bu sanırım benim hayatımda, ben düşüyorum, onlar sarılarak kaldırıyorlar. sarılmak ne güzel şey!
çok güzel insanlarla tanıştım, çok güzel yerler gördüm. güneşin sofrasına oturdum defalarca.
ne mutlu bana.
fakat her sabah gördüğüm çirkin suratları yok edemiyorum. derin bir 'sabır' çekiyorum, ama yüzlerini buharlaştıramıyorum. yarını bilmiyorum, bilen bilir; yarını bilmediğimde ne kadar huzursuz oluyorum.

her sabah hayal kırıklıklarıma 'günaydın' diyorum.

yatağımın altında bir ceviz yaprağı var.

ağaçlarla selamlaşabileceğim günleri bekliyorum.