21 Haziran 2015 Pazar

merhaba,
bu bilmem kaçıncı geri dönme teşebbüsü sayamadım. nurten blogunu takip ediyorum ama tık yok diyince gaza geldim sanırım. arzu halim pek iç açıcı sayılmaz. ne zaman iç açıcı oldu ki dediğini duyar gibiyim sevgili cânım okuyucu. hakkın var.
sürekli bir uykusuzluk, bir 'ayaklarım ağrıyor' modu, bir halinden şikayetçi olma salgını..
-Zeynep buralarda mı hala acaba?-
şu içimi sıkanın adını hiç vermeyeyim. ayrı bir başlığın konusu; belki bir gün yazarım, belki içime atarım.
bilen biliyor sevmiyorum insanları hayatımdan çıkarmayı. pardon insanların hayatımdan çıkmasını. sevmiyorum istemiyorum işte! aptalca bir şekilde, mezar taşları geliyor gözümün önüne. bir gün olmayacakları, kalplerinin atmayacağı. bu pişmanlığı bir kere yaşadım, bir daha yaşamayayım diye -(ahh!) o nasıl bir korku ki bana olmayacak şeyler yaptırıyor. belki de revize edilmeliyim. ya da yaşama hakkım elimden alınmalı, şu sıralar dertten başka bir şey değilim kimseye.

saat üç buçuk. sabah ezanı okundu, bitti. ben hala saat üç buçukların insanıyım. çalışma hayatı bir bunu değiştiremedi. şu -buralardan çekip gitme- isteği git gide şiddetleniyor; insan dayanmaya böyle çalışmamalı. bugünü yaşamak mümkün olmuyor bu şekilde.

bi kedim olmuştu, evet evet benim. 10 gün yaşadı öldü, sevgili sütlaç. kahroldum. varlığı beni tahmin edemeyeceğim kadar çok mutlu etmişti, hatta son zamanlarda yaşadığım en güzel şeydi. şimdi o küçücük şey artık yok. onu ölü bulduğum an gözümün önünden gitmiyor.

kardeşim antidepresana başlayarak 'sizde depresyon genetik' diyen doktora selam çakmış oldu. bastıramadığım ve hep yetersiz kaldığım o koruma içgüdüsü.

çok kötü vefasız sorumsuz bir arkadaş oldum ben. ve kötü mü kötü bir evlat. daha neler neleer.

yarın iş var, yarınlarda artık hep iş var. yeni bir dostum oldu; rusyanın, ismini şuan doğru yazamayacağım bir yerinde oturuyor. güzel şiirler gönderiyor bana, karşılık veremiyorum. onun ilham perilerini öpmekle yetiniyorum.
bazı insana birkaç gün yetiyor işte. birkaç gün sonra diyorsun ki; bir ömür sürecek bir dostluk sunacağız birbirimize. zor değil esasen bunlar, her şeyi karmakarışıklaştıran hep biziz!

sigarayı baya arttırdım, sivrisineklerle de başım epey dertte.

neyse;

selamlar.